Phrasal verbs İngilizce’de deyimleşmiş birleşik fiilleri tanımlamak için kullanılan bir dil bilgisi terimidir. Örneğin ‘aşağı bakmak’, ‘acı çekmek’, ‘bakımını üstlenmek’ gibi. İngilizce’de en çok kullanılan 50 phrasal verbsü sizin için derledik. Bizi takipte kalmayı unutmayın!
| account for | oluşturmak |
| bring about | neden olmak |
| lead to | neden olmak, sebep olmak |
| stem from | -den kaynaklanmak |
| end up with | ile neticelenmek |
| figure out | çözmek, keşfetmek |
| rely on | bel bağlamak, güvenmek, itimat etmek |
| come up with | (çözüm) bulmak |
| carry out | yapmak, yürütmek |
| break out | patlak vermek |
| make up | oluşturmak |
| put off | ertelemek |
| find out | öğrenmek, bulmak |
| make out | bir şeyi anlayabilmek |
| put up with | tahammül etmek |
| make up for | telafi etmek |
| take over | ele geçirmek |
| break down | bozulmak, parçalanmak |
| pull through | iyileşmek |
| deal with | ile ilgilenmek |
| put out | söndürmek |
| set out | yola çıkmak |
| set up | kurmak |
| take up | zaman almak, yer kaplamak |
| give up | bırakmak, pes etmek, vazgeçmek |
| hold up | geciktirmek |
| turn down | reddetmek, sesini kısmak |
| break into | zorla soygun amacıyla girmek |
| settle down | yerleşmek |
| come across | karşı karşıya gelmek |
| get off | araçtan inmek |
| keep up | devam etmek |
| keep up with | -e ayak uydurmak |
| put down | isyan vb. bastırmak |
| put through | telefon bağlamak |
| aimed at | amaç edinmek, (bir kişi veya grubu) etkilemek |
| ask for | istemek, dilemek |
| back down | geri adım atmak, hatasını kabul etmek |
| burn out | (çok çalışmaktan) kendini tüketmek, harap etmek, yorgun düşmek |
| care for | bakımını üstlenmek, sevmek, hoşlanmak |
| close down | bir işi veya işyerini kapatmak, çalışmaya son vermek |
| cut back | harcamaları kısmak, tasarruf etmek |
| deal with | ilgilenmek, ele almak, gereğini yapmak |
| fall apart | paramparça olmak, dağılmak |
| fill up | doldurmak |
| fix up | toplantı/randevu/olay vb. düzenlemek, tespit etmek, tamir etmek |
| get ahead | başarılı olmak, başarıyı yakalamak |
| hang around | aylak aylak dolaşmak, amaçsızca gezinmek |
| hold out | dayanmak, direnmek |
| knock down | (birini) ezmek, çiğnemek, araçla çarpıp yaralamak veya öldürmek |